Vehbi Abimizin yazıları "O büyük günde buluşuncaya kadar sevenlere sabır, selamet;
Mahrum kalmışlara da insaf ve itidal dilerim..." - Vehbi Arvas
Aldırma Sabahattin Ali!
03 Mayıs 2007 Perşembe | 18:02
Aldırma Sabahattin Ali
SENE 1933'tür... Atatürk hayattadır... Cumhuriyet Halk Fırkası tek parti iktidarını sürdürmektedir. İşte böyle bir dönemde, Sinop Hapishanesi'nde yatmakta olan bir şair, kederli dizeler yazmaktadır.
Şairimiz ilhamını Sinop Hapishanesi'nin duvarlarını yalayan dalga seslerinden almaktadır:
"Dışarıda deli dalgalar / Gelir duvarları yalar / Beni bu sesler oyalar / Aldırma gönül aldırma."
Şairimizin adı Sabahattin Ali'dir.
Hapse düşmesinin nedeni ise Atatürk'e hakarettir.
Konya'da öğretmenken, içkili bir dost sohbetinde söylediği bazı sözler nedeniyle, bir öğretmen arkadaşı tarafından devlete ihbar edilmiştir. İhbar eden kişi 90'lı yılların meşhur Atatürkçüsü Cemal Kutay'dır.
Sabahattin Ali işte bu yüzden düşmüştür mahpus damına...
Ama o gönlüne "Aldırma" diyerek teselli bulmaya çalışmaktadır:
"Kurşun ata ata biter / Yollar gide gide biter / Mahpus yata yata biter / Aldırma gönül aldırma."
Deli dalgaları duyan ama denizi göremeyen Sabahattin Ali, kendisine bir çıkış noktası da bulmuştur:
"Görmek istersen denizi / Yukarıya çevir yüzü / Deniz gibidir gökyüzü / Aldırma gönül aldırma."
Ve 1933 yılında Atatürk'e hakaret ettiği gerekçesiyle mahpus damına düşen Sabahattin Ali'nin bu sözleri, şimdi Atatürk'ün çocukları tarafından Tandoğan ve Çağlayan meydanlarında haykırılmaktadır.