 ASIL LEZZETLER ŞİMDİ BAŞLIYOR...
- O halde nefsimizin zevksiz ve yavan, tekdüze demesine aldırmayacağız canım... Nefs kendi lezzetlerine göre onu bize dayatıyor... İslamiyet'te mubah olan o kadar çok lezzetler var ki... Dinimizde yasaklanan şeyler helallere göre çok azdır... Biz şimdi lezzetlere kavuşacağız asıl... Ruhumuz güçlendikçe, o hakiki lezzetlerin tadına vardıkça; bu nefsin lezzet sandığı şeylerden tiksinme bile başlar... Ben zamanında neler yaptım deyip üzülür insan... - Çok güçlüler... Yıllardır alışmışım... Bir anda terk etmek çok zor geliyor... Doğruyu bilmeme rağmen çok zor geliyor... - Bir arkadaşım vardı... Onunla da senin gibi konuşmuştuk böyle... Bana bir gün açık yüreklilikle şunu söyledi: 'Bütün söylediklerinizi kabul ediyorum ve uygulamaya başladım... Ama benim bir zaafım var... Küçük yaştan itibaren müziğe çok düşkünüm... Evimde sayısız enstrümanlar var... Çok besteler yaptım... Arkadaş çevrem de böyle... Ben bu müzikten kopabileceğimi sanmıyorum' - Eee sonra ? - Ona dedim ki... Bu Müjdeci Mektublar kitabını okuyun... İmam-ı Rabbani hazretleri yazmıştır... O büyüklerin kitabını bir saat okuyan, yarım saat onların bizzat sohbetinde kalmış gibi tesirini görür... Onlar için zaman ve mekan engel değildir... Size ben şimdi ne diyeyim... Bunun uygun olmadığını biliyorsunuz... Yapmayın desem, düşkünlüğünüzü kendinizi itiraf ediyorsunuz... Yapın da diyemem... Allah korusun... Size tek söyleyeceğim şu... O Allah dostlarının kitaplarını okumakla feyzlerine kavuşulur... Onlar kendilerini sevenleri Allahü tealanın göstermesiyle görürler, tanırlar, bilirler ve irşad ederler... Hiç merak etmeyin... Bu kitabı okuyarak canınız acımadan bu günahtan kurtulursunuz... (*) - Canınız acımadan derken, ne demek istediniz... - Hayatım kişi sevgilisinden ayrılmak ister mi? Günahları nefs istiyor... Günahlar da nefsin sevgilisi... Kişi aklını kullanıp, Allahtan korkup günahlardan uzaklaşmaya çalışırken, nefs sıkıntı veriyor... Ruhunu, canını acıtıyor... Ayak diriyor deyim yerindeyse... Ama İmam-ı Rabbani hazretleri gibi, Seyyid Abdülhakim-i Arvasi hazretleri gibi büyükleri sevenler, onların bilemediğimiz bir şekilde manevi yardımıyla bu acıyı hissetmeden kurtuluyorlar uygunsuz düşkünlüklerden... - Peki kurtuldu mu o arkadaşınız... - Duymaya hazır mısın... Ne oldu? - Evet evet... Lütfen...
(*) Bizzat şahit olduğum bir olaydır...
(devam edecek)
-Ömer Çetin Engin-
omercetin@saatlimaarif.com omer.cetin@tg.com.tr |